7 Mart 2021
7 Mart 2021
28 Şubat 2021
19 Şubat 2021
19 Şubat 2021
19 Şubat 2021
19 Şubat 2021
19 Şubat 2021
19 Şubat 2021
19 Şubat 2021
Sitemize üye olarak beğendiğiniz içerikleri favorilerinize ekleyebilir, kendi ürettiğiniz ya da internet üzerinde beğendiğiniz içerikleri sitemizin ziyaretçilerine içerik gönder seçeneği ile sunabilirsiniz.
Zaten bir üyeliğiniz mevcut mu ? Giriş yapın
Sitemize üye olarak beğendiğiniz içerikleri favorilerinize ekleyebilir, kendi ürettiğiniz ya da internet üzerinde beğendiğiniz içerikleri sitemizin ziyaretçilerine içerik gönder seçeneği ile sunabilirsiniz.
Üyelerimize Özel Tüm Opsiyonlardan Kayıt Olarak Faydalanabilirsiniz
Bahardı Sevdanın Adı
(Okunma Süresi: 1 dakika)
“Sana dün bir tepeden baktım aziz İstanbul!
Görmedim gezmediğim, sevmediğim hiçbir yer.
Ömrüm oldukça, gönül tahtıma keyfince kurul!
Sade bir semtini sevmek bile bir ömre değer.”
Yahya Kemal Beyatlı bu dizeleri yazarken neler hissetmiş bilemeyiz belki ama Üsküdar sahilde kız kulesine karşı çayımızı yudumlarken bu şiiri okusak biz de onun gibi hissedebiliriz. Her şiirin bir öyküsü vardır. Yorumlamak kolay ama onlar gibi hissetmek için dert sahibi olmak gerek. Şiirler gönül iklimlerinin yansımasıdır. Kimi zaman yağmurun ardından çıkan gökkuşağı, kimi zaman ise yağmurdan sonraki toprak kokusu gibidir şiir…
Üstad Necip Fazıl Kısakürek “bu kapıdan kol ve kanat kırılmadan geçilmez” derken hangi derdin düşüncesiyle yazdı kim bilir..
Ya Abdurrahim Karakoç? “Lambada titreyen alev üşüyor” derken Mihriban aşkı ile nasıl yanıyordu bir düşünün.
Hadi gelin aynı şiirleri tekrar okuyalım. Bu sefer daha bir şevkle ama. Ki o şiirlerin gönül iklimimizi yeşerten nadide çiçekler olduğunu unutmayalım. Bu sayımızda da hisleneceğiniz birçok şiir ve dertleneceğiniz birçok yazıdan faydalanacağınızı umuyoruz.
Yorum Yaz